BASINA VE KAMUOYUNA
28 Kasım 2015 tarihinde Diyarbakır’da uğradığı silahlı saldırı sonucunda hayatını kaybeden değerli meslektaşımıza Allah’tan rahmet, geride bıraktığı kederli ailesine ve tüm hukuk camiasına sabır diliyorum. Yine bu saldırı sonucu hayatını kaybeden polislere Allah’tan rahmet, ailelerine sabır diliyorum. Bu hain ve iğrenç saldırıyı gerçekleştirenleri lanetle kınıyorum.
Katıldığı bir televizyon programı sonucunda, görüşlerini ifade ettiği için, basın ve sosyal medya tarafından toplumsal linçe tabi tutulup direkt olarak hedef gösterilmenin sonucunda sayın TAHİR ELÇİ öldürülmüştür. Kuşkusuz her ölüm acıdır, kayıptır. Ama TAHİR ELÇİ şerefli bir ölümün en doruğunu yaşadı, böyle şerefli bir ölüm herkese nasip olmaz. TAHİR ELÇİ barış yanlısı biri olup, bu ülkede silahların susmasını isteyen, bir insan hakları savunucusuydu.Kürt aydınlar, avukatlar veya diğerleri katıldıkları her televizyon programlarında, kendilerinin, o programa kabul edilmeleri için bir baraj sorusuna tabi tutulmaktadırlar.Bu baraj sorusunu geçenler programa tartışmacı olarak katılabilmektedirler.Kürtler ilk baraj sorusuna, ilk kurbanlarını verdiler.Sanırım bu baraj sorusunu geçtik.Acaba sırada hangi baraj sorusu var ve kimi kurban vereceğiz.
Baştan sona kadar en ince ayrıntısına kadar, planlanmış bir suikast sonucu TAHİR ELÇİ öldürüldü. Yetkililerden derhal, tüm ayrıntılarıyla bu olayın bir an önce aydınlatılmasını ve faillerin yargı önüne çıkarılıp hesap vermelerini talep ediyoruz. Tek endişemiz kendisinin yıllarca takip ettiği faili meçhul cinayetler kervanına, kendi ölümünün de faili meçhul olarak katılmasıdır. Bu konuda büyük bir endişe ve kaygı taşıyoruz. Umarım yetkililer bu kaygılarımızı giderir.Buradan yetkililere sesleniyorum, failini aydınlatmadığınız her cinayet sizin üstünüzde kalacaktır.Eğer bu vebalin altında kalmak istemiyorsanız bu cinayeti derhal aydınlatın.
Daha öncede söyledik ve şimdi de söylüyoruz. Bu ülkede barış istemenin bedeli ölüm olmamalıdır. TAHİR ELÇİ barış istediği için öldürüldü. Biz inadına, bıkmadan, usanmadan ve yılmadan inadına barış, inadına özgürlük, inadına demokrasi ve inadına insan hakları diye haykıracağız.
Güle güle TAHİR kardeş, Göğsüm daralıyor, yüreğim kanıyor,olmasaydı, olmasaydı, sonunuz böyle. Seni unutmadık, unutmayacağız.
BİNGÖL BAROSU ADINA
BARO BAŞKANI
Av. Abdullah ALAKUŞ